4 Şubat 2013 Pazartesi

Sen yürüyorsun ya

Farkında olmadan yalnız oluveriyor insan, gözlerinin saçaklarında. Duruyorsun öyle. Onca telaşın arasında  bir peyzajın renklerini omuzlarına şal yapıp. Şehir akıp gidiyor kalabalığın mazgallarına. Sen nefes alıyorsun. Kent barışıyor, yaralarını döküp mazgallarına.Bir masalın prensesi değil, bir prensesin masalı oluyorsun çoğu zaman. Kimi yıldızlar telaş ediyor, gökyüzünde yer alabilmek için. Sen açıyorsun, güneş yer veriyor yüzüne. Bütün şarkılarda kalbe dokunan 'o' oluyorsun.

Bütün şarkılar seni söylüyor. Sen 'O'nu.

Sen duruyorsun. Öylece. Nehirler fısıldıyor dudaklara, ismini. Baktığın yer olmak isterken başka başka bedenler. Sen baktığında ancak, yüzü, vücut bulabiliyor.

Çok uzak bir kentin yarası oluyorsun. Kimi zaman. Adın merhem oluyor sonra iyi ediyorsun, bütün gölgelerin peşinde. Sen sustuğunda, yağıyor yağmurlar. Mevsimlerden en çok bahar oluyorsuno zaman. İlk ya da son değil tam 'ortası'. Tam ortasında açıyorsun, durmadan. Bütün çiçeklerin manası oluyorsun sonra. Manaların avucunda, mühür oluyorsun sözden kalbe.

Sen yürüyorsun, yol oluveriyor insan. Duruyorsun öylece. Tek dilek hakkını kullanmak istiyor. Gölgen olmayı diliyor, nefesin. Kalmayı. Kolun kanadından bir parça olmayı.

Sen durulurken, en çok kıyın olmak istiyor insan. Omuzlarına başını yaslayacağın. Sen kalırken, hiç gitmeyen bir istasyon yalnızlığında...

ÖDÇ

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder