1 Temmuz 2018 Pazar

1 Temmuz: Adım Bir Hiç

Bu kaçıncı? Saymıyorum artık. Çok yaşlar düştü gözümden, bir o kadar da yaş ömrümden. Bir yenisi daha mı ekleniyormuş bugün? Nasıl mı? Fi tarihte başlayan hikaye, atalarımızın Makedonya diyarına göçmesiyle sürmüş sonra varoluş nedenlerim annem ve babam tanışmış birbirlerini sevmiş ve evlenmişler işin aslında. Altı yıl sonra ben doğmuşum.
Günün anlamına binayen sorular var. Kaç kez ağladığımı, kaç kez gülebildiğimi, ne kadar mutlu olup ne kadar çok üzüldüğümü, kaç zaman sustuğumu kaç kez uykusuz kalıp kaç sabahı sabırsızlıkla beklediğimi ve ne kadar zamanımın kaldığını hiç hesaplamadım. Onca kavga, hasret, yalnızlık! Öyle bir ölçü birimi olsaydı ne olurdu acaba? Ne çıkardı bahtıma? Ne çok emek vermişim de emeklerimin filizlendiğini görmüşüm ve ne çok çabamın boşa gittiğini seyretmişim şimdi umrumda değil. Otuzlu yaşların sonuna gelirken geriye bakınca doludizgin yaşanmış ve ucundan kıyısından biraz da ıskalanmış bir hayatmış gibi hissediyorum. Ve biriken iyikiler ve pişmanlıklar, omuzlarında tüm yükünce anlıyorsun. Yaşam göz açıp kapayıncaya.
Mutlu günlerimi yaşadığım tüm acıların içine sarıp saklıyorum yıllardır. Yalanlarınızı çok duydum, alkışlarınıza çokça şahit oldum lakin sizi tanımıyorum. Siz de beni. Uçsuz bucaksız sahil kıyılarında ölümsüzlüğe inanıp çok demlendim, senelerce dört duvar arasında son günümmüş gibiymişcesine yaşlandım. Şimdi geriye dönüp bakıyorum da bir rüya ne kadar sürerse o kadardı galiba.

Geçip gidiyorum gözlerinizin önünden işte. Biraz elem, biraz neşe. Biraz hüzün biraz tebessüm. Heeyt. Bugün benim doğum günüm. Hem sarhoşum hem de mutlu, hem yastayım hem de umutlu. Garip bir duygu geçmişe tanıklık etmek ve geleceği hayal etmek. Dört kelime var aklımda. Aşık oldum, yandım, kavruldum, ateşlerde yürüdüm. Beşte oluyor olabilir oyunlar ve rakamlarla aram yok. Bağışlayın. Aranızdan, tam ortanızdan ve yanınızdan geçtim yalnızca. Adım bir hiç. Kapkaranlık gecelerden masmavi düşlerin koynuna doğru bugün bir yaş daha doğdum, bir yaş daha büyüyor ve bir yaş daha ölüyorum. Ama her şeye rağmen yalnızlığı, ayrılıkları, kayıpları ve aşkı yaşattığın bu renksiz dünyayı bana armağan ettiğin için, Tanrım sana teşekkür ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder