2 Temmuz 2018 Pazartesi

Hatırla

Bir zamanlar sonsuz özgürlüğün kollarında yapayalnız yağmurlarda yürüyor ve sevdiklerinin arasında kadehini aşka kaldırıyor, güneş tependeyken masmavi denizlerde ufka doğru yüzüyordun. Bunu anımsa. Göklerde süzülen şahindin, rüzgarlar öpüyordu omuzlarından, şen şakrak ve neşeliydin. Tarihi sokaklar, deniz kenarları, yemyeşil ormanlar sohbete doyulmayan kafeler, fasıllar, meyhaneler, danslar, düğünler, ağıtlar! Okumadığın bütün kitapları alıp okuyordun, sinemada yetişemeyip izleyemediğin filmlerin diskini bulup izliyordun, yeni şarkıları keşfetmek için konserleri ve albümleri kaçırmıyordun, umut doluydun; hayatı, insanları canlıları sevmekten yorulmuyordun.
Tanrı'nın insana bahşettiği mucize gerçekleşti sonra. İşlerden kafanı kaldıramadın, insanlardan uzaklaştın ve unuttun. Geçmişini, çocukluk düşlerini, nerelerden geldiğini, kayıplarını, acılarını, çok eskiden bir ailen olduğunu ve senden umutları olduğunu unuttun. Sevdiğin kadınlar oldu. Adamlar oldu. Bir zamanlar kahramanın olanlar gibi, onların yaptıklarını yaptın. Hayallerini, planlarını, yarınlarını unuttun. Bir zamanlar geleceğe ait düşler kurup elele tutuştuğun insanlar o birlikte dolaştığınız sahil kıyılarında, sokak aralarında başkalarıyla yürüyor çoktandır. Başka düşler kuruyor insanlar, sen unuttukça kendini. Sen duruyorsun gölgenin ardında. Zaman geçiyor. Savaşçıydın oysa kaybetmek değil unutulmak yaralardı ya seni. Artık sıra sende. Anımsa. Bir zamanlar kimdin neler düşledin. Nerelerdeydin, nerelere geldin? Soğuk tren garlarını, uzun otobüs yolculuklarını, uçsuz bucaksız deniz kıyılarını, unutulmaz tatil gecelerini anımsa. Anımsa ki kendini unutma. Unutma ki bir daha hatırlamak zorunda kalma. Hatırla! Sen kimdin aslında?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder