22 Eylül 2010 Çarşamba

tanrısal

Hangi ilacı kullanıyorsun,bu kafayı yaşamak için diyorlar?
kimyasal değil ,Tanrısal diyorum !

ÖDÇ

15 Eylül 2010 Çarşamba

kafama morg düştü !

pasifikte sapsarı bir akşamdı...

pansumanlarımdan
z raporlarını alıp gidesim
vardı
kayıp kent masallarıma,

suya çağlayasım,
başımda kanyaklar kırasım....
aslında
kafamı kırasım !

acılar çiziyordu
tebeşirle kenarlarımı
anlayacağınız..

promilde
alkol düzeyini aşmış
yeminler tutturuyorlardı
yakama toplu iğne sessizliğinde...

oysa;
ben promilden barajlar kuruyordum...

ilk rojun sanrıları başlamamıştı
daha,
patlayamıyordum

zavallı çığlıklarımla susuyordum...
halüsinasyonları doldurmuştum,
ceplerime..

birden!

şehre göktaşı düştü...
kana bulandı koca taş yığınları.

yeni bir din,
yeni bir ırk sipariş edilmişti,
ırzına geçti kurak coğrafyamınızın,
üstlendiler yönetimi;
...

yuttuğumun tadını almaktaydım artık...

devrik tanrılar kadeh tokuşturuyorlardı
ardı arkası kesilmeyen şampanyalar patlatıp...
telefonlarını kapamışlardı üstelik

aradığınız tanrıya ulaşılmıyor
kadar çaresizdik..!


gökdelenler deliyordu
adım başı ciğerlerimi..

insanlar mezbahalarda doğranıyor,
kör testereli cellatlar
adam başı prim alıyorlardı...

mastürbasyonlarının en güzel sahnesi;
kanla boyadıkları
birazdan kadavra olacak
cesetlerdi..

masmavi deniz,
benzine yüz tuttu..

iki aptal aşık;
tenha sahilin kıyısında sevişmeye
sigara molası verdi...

ve sigarayı denize attı,
çevre katili erkek!

su ile ateş yaradılışından beri
ilk kez öpüşme fırsatı buldular...

gövde,kanı götürdü..
en yakın parkın salıncağına...

vasiyeti oraya gömülü aşkların,
banklardaki,
isimlerinin baş harfleri şahitti!

ölü bir beyinden görüntüler
akıp geçiyor kusura bakmayın..

kör bir rüyayım sadece..
bir gözün kırptığı saliseye gömülü!

kafama morg düştü,
kafam trilyon,

kafam cinayet!


ÖDÇ