19 Şubat 2017 Pazar

Nefes almak

Bazen nefes almak gerekiyor bu rantlarla betonlaşmış şehrin sayılı yeşil alanlarında, sahil kıyılarına atmamız lazım fırsatımız olduğunda kendimizi. Bir şarkı. Bir kitap ve şiir. Bir ağaç. Bir kuş sesi. Bir dalga. Uzaktan geçen bir gemi. Nefes almaya yetmez mi?

Hem dört duvar arasında evlerden, sayısız bina manzaralı ofislerimizden, aynı yüzlerden, çıkarcı ve dedikoducu insanlardan, menfaat için her türlü kötülüğü yapabilecekler ile dolu iş ortamlarından, sadece kan bağı dışınd
a hiç bir özelliği olmayan seni sevip saymasını ve seninle görüşüp görüşmemesini bırak, bir karış yukarıda olmanı dahi çekemeyen akrabalıklardan, ülkeyi komple üzerine yapmaya gözünü karartmış, devleti soyup multitrilyoner olmuş iktidarlardan ve onlara inanan yığınlardan, her geçen gün zorlaşan ekonomik koşullardan, yüzüne gülüp arkandan konuşanlardan, seni birey olarak görmeyip saygı duymayan dinin, dilin, dünya görüşün, seçimlerin ve düşüncelerin için seni yargılayanlardan, eğitimsiz beyni olmayıp fikri olan cahil cühelalardan sıkılmadık mı fazlasıyla!

Hayatın kıyısında köşesinde kalmış güzellikleri seviyorum, insanları değil. Zaten güzelim doğa, kitaplar, müzik, denizler, kıyılar, ağaçlar, yemyeşil ovalar, dağlar, yollar, sevimliliği ile insanın ruhuna iyi gelen hayvanlar ve o masum dünya tatlısı bebekler de olmasa yaşanır mıydı ki bu dünya?

Çekilir dert değil vallahi!

15 Şubat 2017 Çarşamba

Hatırla ve unutma!

Bu soğuk şubat akşamı ve bu karlı pazar gecesi sana bazı şeyler söylemek istiyorum.

Ses bir ki..

Nereden başlasam..
Damardan?
Dünya acımasız bir yer, hepimiz az çok biliyoruz. Doğar, büyür ve ölürüz. Sonrası meçhul. İyi de ne yapalım yani acımasız bir yer diye pes mi edelim?

Şişşt sakin.. Sen sen ol acılarından korkma, yaşamı sev kimseye kulak asma, hem sen olman için güçlü olman için bir sürü hata yapacaksın daha unutma!

Şarkıları sev, bol bol su iç,akşamları çok yeme salatayla geçiştir elbette kitap oku ve eline ne geçerse, oku tabi bütün kült filmleri izle, tiyatroya git, eğlen haftasonları, hem bu köle düzende iki gün hayata dönüş bileti!

Anneni babanı sağlığında ara sor ziyaret et, ölümlü bu dünya!

Arkadaşlarınla plan yap. Eşinle, sevgilinle, kendinle program yap çık kabuğundan! Körü körüne bağlanma hiç bir şeye. Sağlık gibisi yok. Nezleysen bitki çayları, ya da soğuk algınlığına aferin, çok üşüttünse antibiyotik almayı unutma, kendine bak ki yapacağın bir ton şeyi erteleme!

Bu soğuk şubat akşamı ve soğuk pazar gecesini aklından çıkarma az sonra bahar gelir bak gör, çiçekler açar dağların yamaçlarında, bozkırlar filizlenir güneş doğar, ısıtan güneş doğudan biraz sonra batıya.

Duanı et sen yine ama inancına kimseyi karıştırma. Hobilerin ve uğraşların olsun. Güzel yemekler yapmayı ve yemeyi, --ki internette bir sürü video var--dans etmeyi, enstrüman çalmayı ve bir kaç duble içmeyi unutma! Kadehini kaldırmayı bir de hayata!

At kendini sahil kıyına, tatile çık, pansiyonda kal yetmiyorsa eğer bütçen otel odalarına, aşık ol arkadaşım ne duruyorsun bırak ilham alsın şairler duygularından, aşkından düşsen de yalnızlığa..

Dağlara doğru koş, yürü kilo ver, terle biraz. Şehirlere yolculuk et, güneşe sarıl yolculuk yap ama yazın geldiğini Yalın'ın cornetto reklamından değil de, kalbinin cıvıltısından duyumsa. Kuşların melodilerinden anla!

Sabret biraz, seni sevecek insan, bir başkası için üzülmekle meşgul belki de , sana gelmesi için bir zaman tanı ona. Sen de kavrul biraz yeryüzünün ağrılarıyla. Yalan söyleme, yalandan uzak ol, yalana ihtiyaç duyma. Yalan bütün kötülüklerin anasıdır!

Unut ama hatırla..
Hatırla ve unutma!

Uyanmak istemediğin günler vardır muhakkak, yarınların olmasını istemediğin ama güneş doğmuştu ve yarın doğmuştu değil mi, anımsa!

Hiç bitmesin dediğin ama çabucak geçiveren günler ayağının yandığı sarı kumdan kumsallar, gökyüzü ve deniz, kadehler ve müzik..

Hayat hala ve sıfırdan yaşanabilir bak, bu şubat ve bu soğuk pazar gecesi içini karartma. Sarıl kendine, sarıl düşlerine...

Hem bütün zulümler bitecek bir gün, yorgunluklar son bulacak. Aşk kazanacak canım, yeryüzü aşkın yüzü olacak. Yeryüzü aşkın yüzü olmazsa eğer bu vakti geldiğinde, bizim başka bir hayatta alacağımız olacak.

Kalbini temiz tut sen bi önce.

Yıka kirlerini zihninin. Hayır demeyi öğren mesela. Hayat karşı bir duruşun olsun. Olma misal, emme basma tulumba! Atatürk'ü sev, yüzlerce isimsiz kahramanını unutma bu toprağa düşen ve ne fedakarlıklarla kurulan bu ülkeyi asla ama asla bir evet uğruna satma!

Leylekler göç ederken, balıklar deniz dibinde okyanuslar aşarken, bir kedi veya köpeğin sonsuz dostlukla seni sevdiğine şahit olurken..

Temiz bir yarın ser, bembeyaz çarşaflar gibi. Pencereni aç yarın sabah. İçine çek hayatı, aşktan bahset yalnızlığın aşka özleminden, aynı rüyalarda doğan çocukların şimdiki zaman inkarı bu biraz..

Alışmayı öğren zamana, ama hiç bir zaman alışma!


Önder Deniz Çavuşlar